14 Mart Tıp Bayramı dolayısıyla Taksim Eğitim ve Araştırma Hastanesi önünde bir araya gelen sağlık emekçileri, talepleri karşılanana kadar mücadeleyi sürdüreceklerini vurguladı.
HDK ve bileşenlerine yönelik operasyonlara ve Kent Uzlaşısı'nın hedef alınmasına ilişkin İstanbul Emek ve Demokrasi Güçleri, "Milyonlarız Mahkum Olmayız" şiarıyla Çağlayan'da bulunan İstanbul Adliyesi önününde basın açıklaması gerçekleştirdi.
Samandağ'da binlerce insan, Suriye'deki katliama dur demek için alanlardaydı. 13 Mart Perşembe günü, içerisinde milletvekillerinin, parti meclis üyelerinin, Alevi Derneklerinin, Platformlarının Çağrıcısı olduğu bir miting gerçekleştirildi.
14 Mart Tıp Bayramı ve Sağlık Haftası nedeniyle Türk Tabipler Birliği (TTB) ve Sağlık Ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) öncülüğünde bugün iş bırakan sağlık emekçileri illerde merkezi yerler ve iş yerlerinde basın açıklaması...
İsviçre'de Avrupa Demokratik Güç Birliği, Barfüsserplatz'da yapılan basın açıklaması ile Suriye'deki Alevi katliamını protesto etti.
İstanbul’da sağlık emekçileri, 14 Mart Tıp Bayramı’nda İstanbul Tabip Odası ve SES Aksaray Şubesi öncülüğünde İstanbul Tıp Fakültesi önünde bir araya gelerek sağlık sisteminin çöküşüne dikkat çekti.
13 Mart Savaşçıları İzmir Bornova Hacılarkırı Mezarlığı'nda mezarları başında anıldı. Onlar, Türkiye ve Kürdistan’da idam edilen ilk komünist, öncü işçilerdi.
Federal ve yerel kamu sektöründeki yaklaşık 2,5 milyon çalışan için yapılan toplu sözleşme görüşmelerinde, Ver.di Sendikası, maaşlarda %8 oranında artış, ayda en az 350 euro daha fazla ücret ve on iki aylık vadeli bir "Benim Zaman Hesabım" talep...
Gazi Mahallesi’nde 12 Mart 1995'te 22 kişinin katledildiği, yüzlerce kişinin yaralandığı katliamın ve sonrasında yaşanan ayaklanmanın 30. yıldönümünde yüzlerce kişi, Gazi Cemevi önünde bir araya geldi.
Limter-İş Sendikasına üye Kuzey Star Tersanesi işçileri ücretlerinin ödenmesi talebiyle başladıkları eylemin 9'uncu gününde kule vince çıktı.
Yapı Yol-İş Sendikası üyesi inşaat işçileri eylemlerinin 16. gününde haklarını gasp eden Söz Konfeksiyon patronu Mehmet Fatih Akın'ın ortağı olduğu Bursa İnegöl'de bulunan Özel Cihangir Hastanesi önünde eyleme devam ederek Özel Cihangir...
Birleşik Devrim mücadelesi yolumuzu aydınlatmaya devam ediyor! HBDH Yürütme Komitesi, HBDH’ın kuruluş yıldönümü dolayısıyla bir açıklama yayınladı. Yürütme Komitesi’nin açıklaması şöyle:
Yapı Yol-İş Sendikası üyesi inşaat işçileri eylemlerinin 15. gününde haklarını gasp eden Söz Konfeksiyon patronu Mehmet Fatih Akın'ın ortağı olduğu Bursa İnegöl'de bulunan Özel Cihangir Hastanesi önünde eylemde.
Hindistan'da “Sağlıklı Bir İş-Yaşam Dengesi Her Çalışanın Hakkıdır” diyen yaklaşık 700 teknoloji çalışanı, 9 Mart günü Hindistan'ın bilişim merkezi Bangalore'da iş kanunlarının uygulanması, çalışma saatlerinin düzenlenmesi ve ‘Bağlantıyı Kesme...
Söz Konfeksiyon patronu Mehmet Fatih Akın'ın villasını yapan Yapı Yol-İş Sendikası üyesi işçilerin eylemi 14. gününde eylemlerine devam etti.
Afrika devletlerinden birbiri ardısıra kovulan emperyalistler “kaderlerine” razı olup pes mi ettiler? Örneğin Fransa, Burkino Faso'dan, Nijer'den, Mali'den, son olarak da ÇAD ve Senegal'den kapı dışarı edildikten sonra bu kıtadaki varlığı konusunda havlu attı diyebilir miyiz?
Faşist devlet ve dinci faşist yönetim hem korkuyor, hem de gözdağı vermeye çalışıyor. Şöyle de demek mümkün, korktukları için gözdağı veriyorlar. Gözdağı vererek kendilerine karşı en ufak bir ses çıkaranı ya da çıkarma potansiyeli taşıyanları sindirmeye, bastırmaya, kafasını kaldıramaz hale getirmeye çalışıyorlar.
Sözünü ettiğimiz faşist, herkesin ve hemen tahmin edebileceği gibi, “Zafer Partisi” Genel Başkanı Ümit Özdağ'dır. Birkaç yıl önce attığı bir tweette Cumhurbaşkanı RTE'ye hakaret ettiği iddiasıyla gözaltına alındı. Gözaltına alındıktan sonra yani “kafese” konduktan sonra, Cumhurbaşkanı'na hakaretten değil ama, “halkı kin ve düşmanlığa tahrik” ettiği iddiasıyla tutuklandı.
Siyonist İsrail ile Filistinli güçler arasında “ateşkes” anlaşmasına varıldı. Anlaşma 15 Ocak'ta duyuruldu, ancak imzalanması 16 Ocak tarihinde oldu. Anlaşma 19 Ocak'ta yürürlüğe girdi, ancak anlaşmanın siyonist İsrail hükümeti tarafından onaylanması, yürürlük tarihinden sadece bir gün önce gerçekleşti. Bunun nedeni, siyonist hükümet içindeki anlaşmazlık ve çatlaklardı.
Faşist devletin Rojava topraklarına ve halkına yönelik saldırıları durmak bilmiyor. Mayın tarlasına sürdüğü katil sürüsü çetelerle sonuç alamayınca bizzat kendi ordusunu devreye sokmuş durumda.
Bayram değil, düğün değil, faşist Devlet Bahçeli DEM'in elini neden sıktı? Bu konu üzerine çokça yazıldı, bundan sonra da yazılacak. Herkes, bulunduğu konumdan ve politik duruşu noktasından bu soruya yanıt verdi.
Tarihin akışının inanılmaz hızlandığı günlerden geçiyoruz. Emperyalizmin, siyonizmin ve bölge karşı devriminin yürüttüğü gerici iç savaşın 13 yılda yıkamadığı Baas rejimi, 12 gün gibi kısa bir sürede çöktü.
Şu sıralar herkesin dilindeki kelime “demokratikleşme”. Özellikle de uzlaşmacı, liberal kesimlerin dilinde... Ağzından çıkan her kelime kan kokan faşist Bahçeli'nin DEM Parti'ye “el uzatması”ından beri bu böyle.