Daha önce Cumhurbaşkanın ifade ettiği ve herkesin kendisine yorduğu “turbun büyüğü heybede” ifadesinin aslında işçi ve emekçilere yönelik bir mesaj taşıdığını görüyoruz.
Basında yer alan, bizim de daha önce burada dile getirdiğimiz Orta Vadeli Plan (OVP) yeni çalışma modeliyle, üniversite öğrencilerine “Değişken zamanlı çalışma” ve “Akademik eğitim amaçlı çalışma”, ev kadınlarına “Evinizden çalışın, harçlığınızı çıkarın” manşetleriyle burjuva basında yerini aldı.
Zannedersiniz yoksullara çiftlik bağışlanıyor! Üniversite öğrencileri, yeşil dönüşümü destekleme programları kapsamında ağaçlandırma, geri dönüşümü destekleme faaliyetlerinde, sosyal hizmetleri destekleme faaliyetlerinde, çocuk bakımında, engelli-yaşlı hasta bakımına yönelik faaliyetlerin desteklenmesi gibi iş kollarında çalışacaklar. Yani sosyal devletin(!) kendi kasasından maaşlarını ödeyerek yerine getirmek zorunda olduğu işleri yine işsizlik fonundan, iş güvencesini ortadan kaldırarak, kıdem ve ihbar tazminatı yükünden kurtularak ucuz iş gücüyle yerine getirilecek. Yine işçilerin ücreti işçiler tarafından ödenecek. Aynı zamanda tam zamanlı işçiler için iş alanları daralacak.
Yıllardır sermaye sınıfının üzerine çökmek için uygun zaman kolladığı ve her fırsatta gündeme getirdiği kıdem tazminatı hakkının gaspı kolayca gerçekleşiyor. Kıdem tazminatı saldırıları işbirlikçi sendikaların tüm tepkisizliğine rağmen, işçi sınıfının öfkeli ve kararlı duruşundan dolayı gündeme geldiği her dönem geri çektirildi.
Dinci faşist iktidar “Osmanlıda oyun bitmez” sözünü doğruluyor. Kıdem tazminatı hakkına dokunmadan ortadan kaldırmanın yolunu buldular. Süresiz iş sözleşmesini, süreli iş sözleşmesi haline getirerek, iş güvencesini ortadan kaldırarak, kıdem tazminatı dahil pek çok hakkı kullanılamaz hale getiriyorlar. Devlet nasıl ki kamu emekçilerinin görece güvenceli olan devlet memuriyetini sözleşmeli personel alımı yoluyla aştıysa, iş kanununda rahatsız oldukları her şeyi yasayı kaldırmadan uygulanmalar yoluyla kaldıracaklar. Kısa zamanlı çalışma, çağrı üzerine çalışma, part-time, uzaktan çalışma vb. esnek çalışma biçimlerini genel çalışma biçimi haline getirerek, standart çalışma olan güvenceli çalışmayı fiilen kullanılmaz hale getirecek.
Maaşlar İşçilerin Cebinden!
Tekelci sermaye ve onların iktidarı işsiz kalan işçilere işsizlik fonundan para vermemek için bin dereden su getirir. İşçileri işten atarken fondan para alamamaları için Kod 46, 25-2 gibi maddeleri kullanırlar. Kazara maaş bağlanan işçilerin fondan aldıkları ücret, iş ararken içtikleri çayın parasına bile yetmez. 2023 yılında işsizlik fonu giderleri içinde işçilere ödenen işsizlik ödeneğinin payı yüzde 18,5 iken işverenlere yapılan desteklerin oranı yüzde 67!
OVP ile zaten ortalama ücret haline gelen asgari ücretle nefes alamayan işçi sınıfı örgütlenme, mücadele, iş ve ücret güvencesi gibi konularda silahsızlandıracak. Esnek çalışma standart çalışmanın tüm kuralları kırılarak devlet tarafından inşa ediliyor. Uzun yıllardır sermayeye bitmeyen olanaklar sağlanan işsizlik fonunun yine patronlara ucuz işçi sağlamak için harcanması, sempatik hale getirilmeye çalışılıyor. Plan ile, üniversite öğrencilerinin part-time olarak kamuda 10 ay istihdam edilmeleri, kadınların ise ‘home-ofis’ sistemi ile evden çalışmaları sağlanacak. Tüm sosyal haklar böylece buhar olacak.
Burjuvazi ve onun siyasal iktidarı “yüce gönüllü olma” dersine her zaman çok çalıştı. Yeni plan için dünyada da uygulanmaya başlanan “Sıfır Saat Sözleşmeler, Mikro İşler (Mini Jobs), Faaliyet Bazlı Çalışma, Serbest Çalışma ve Dijital Platform Çalışması” gibi yöntemler araştırıldı. Kısa çalışma, evden çalışma, hibrit çalışma gibi esnek çalışma modellerinin sosyal güvenlik sistemine uyumunu artırmak üzere çalışmalar yapıldı.
Bu sistemle kamuda belli alanlarda istihdam edilecek olanlara 15 bin lira ücret verilecek. Çalışma saatleri esnek olacak. Özellikle bebeği olan ev kadınları hangi saatlerde çalışacaklarını kendileri belirleyecek. Ne güzel dünya! Kadının kreş hakkını yok sayarak çocuğun bütün sorumluluğunu kendisinin üzerine “yasal olarak” yıkmaktan başka bir şey değil. Kreş hakkı gaspı sorunundan patronları kolayca kurtarıyor üstelik.
OVP, Daha önce MESEM’lerde olduğu gibi, bir yandan sermayeye sıfır maliyetli ve sıfır sorumlulukta. İşgücünü altın tepside sunuyor, diğer yandan iktidara istatistiklerde işsizliği düşük gösterme olanağı sağlıyor. Bu plan ile kuralsız, insanlık dışı koşullarda çalışma “yeni nesil çalışma” adı altında sınıfa dayatılıyor.
Bu çalışma modelleri tekelci sermayelerin uluslararası işçi hareketine yönelik genel saldırısının önemli bir mevzisi. Bu planlar sermayenin işçi sınıfını ve onun örgütlerini tam olarak teslim almak üzere başlattığı topyekun saldırıdır. Uluslararası sermayenin örgütlü saldırısının ülkemizde vücut bulma haline karşı mevcut yöntem, örgütsel yapı ve araçlarla karşı konulamayacağı açık.
Alan darlığına düşmeye, grupsal çıkarlara gömülmeye sınıf hareketinin tahammülü yok. Sınıf hareketi içinde açığa çıkacak her aracın içinde olmak, sınıfın gerçekleştirdiği her etkinliğe katılmak, kürsülerden seslenmek, onları birleşik mücadeleye davet etmek her bir öncü işçinin görevidir. Ülkemizin neredeyse her yerinde yaşanan irili ufaklı tüm eylemlere yenilerinin ekleneceği bir döneme giriyoruz. İşbirlikçi sendikaların emekçilere karşı sermayeyle elele sürdürdükleri ortaklıklar da, bu süreçte işçi sınıfının hedefinde olacaktır.
İnan Çelik