Sağlık emekçilerinin "Eziyet Yönetmeliği"ne karşı başlattıkları mücadele sürüyor. Sağlık emekçileri her hafta Çarşamba günü yaptıkları eylemlerin 40. haftasında Çapa Tıp Fakültesi Hastanesi'nde yaptıkları açıkama ile talepleri karşılanıncaya kadar mücadeleyi sürdüreceklerini belirtti.
Türk Tabipleri Birliği Aile Hekimliği Kolu ve Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) öncülüğünde sağlık emekçilerinin "Eziyet Yönetmeliğine Hayır Gelirde Vergide Adalet" şirıyla başlattıkları ve her çarşamba günü bir kurum önünde yaptıkları basın açıklaması ile taleplerini dile getirdikleri eylem 40. haftasında.
Sağlık emekçileri 40. hafta eyleminde Sağlık Bakanlığı ve milletvekillerine seslenerek bütçe görüşmelerinde gelirde ve vergide adalet için çaba göstermelerini istedi.
İstanbul Üniversitesi Çapa Tıp Fakültesi Hastanesi bahçesinde bir araya gelen ve "Vergi Oranı Üst Sınırı % 15 Olana Dek Her Çarşamba Süresiz Eylemdeyiz Vergide Adalet İstiyoruz" yazılı pankart açarken sorunlarını ve taleplerini dile getiren dövizler taşıdı.
Basın Açıklaması okuyan SES İstanbul-Aksaray Şube Eğitim ve Örgütlenme Sekreteri Aydın Erol Milletvekillerine seslenerek "TBMM Genel Kurulu'nda 2025 yılı bütçesi görüşmeleri başlamasıyla birlikte milletvekillerinin çalışanların yaşadığı ekonomik kayıplar karşısında gelir artışı ve vergi kesintilerinin düşürülmesi için gösterecekleri çabanın önemli olduğunu düşünüyor desteklerin önemsiyoruz" dedi.
"Enflasyon Algı Yaratmakla Azalmıyor"
Merkez Bankası Başkanı Fatih Karahan: ‘Talepteki dengelenme, reel değerlenme ve beklentiler ile fiyatlama davranışlarının yanı sıra maliye politikasının artan eş güdümünün dezenflasyon sürecine destek veren faktörler olduğu’ açıklamasında bulunduğunu hatırlatan Erol Karahan’ın talep dengelenmesi diye bahsettiği durumun, çalışanların ve emeğiyle geçinen halkın yaşadığı derin yoksulluk, gelir düzeyi düşük milyonlarca vatandaşın artık temel besinleri alacak maddi gücü kalmaması yüzünden yaşanmakta olduğunu vurgulayarak, enflasyon hızının algı yaratmakla azalmayacağını, dünyanın en yüksek faiz veren, kamuda bitmek bilmeyen israf ve belli şirketlere aktarılan yüksek sermaye ile ulusal gelirin nerelere harcandığını bildiklerini söyledi.
"Asgari Ücretin Yoksulluk Sınırının Çok Altında Kalacağını Görüyoruz"
"Asgari ücretli kesimi enflasyon altında ezdirmeyeceğiz" diye toplumu yanıltan demeçler veren hükümet yetkililerinin 2025’te geçerli olacak asgari ücreti belirlemek için toplanan Asgari Ücret Tespit Komisyonu oyunu ile 17 bin 2 TL olan asgari ücreti 72 bin 156 TL olan yoksulluk sınırının çok altında açıklayacağını gördüklerini belirten Erol, "Türkiye’de işçilerin yarısı asgari ücretli. Kayıt dışı işçilerin yaklaşık yarısı asgari ücretin yarısı ve altında ücret alıyor" dedi.
Toplumun sağlıklı olması için öncelikle her insanın temel ihtiyaçlarını karşılayacak gelire sahip olması, artan fiyatlardan etkilenmeden bu gelirinin artırılması gerektiğini vurgulayan Erol, "Ancak halkın yaşadığı derin yoksulluk ve buna bağlı sağlıksızlığı biz sağlık çalışanlarının her gün tanıklığı hem halk için hem de sağlık çalışanları için dayanılmaz hale gelmiştir" dedi.
"Eziyet Yönetmeliğine Karşı Mücadelemiz Durmayacak"
TBMM de başlayan bütçe görüşmelerinde gelirde ve vergide adalet için tüm milletvekillerini göreve davet eden Erol eziyet yönetmeliğine karşı verdikleri mücadelenin durmayacağını belirtti. Sağlık çalışanları olarak birinci basamak sağlık hizmetlerinde aylardır yaşanan Eziyet Yönetmeliği dayatmalarına karşı Aile sağlığı Merkezlerinde sürdürülen iş bırakmalara duyarsız kalan hatta haklı talepler için yapılan eylemleri değersiz, küçük gösteren Sağlık Bakanlığının tutumunu kabul etmediklerini ifade eden Erol, "ASM sağlık çalışanlarının performans sopasıyla mesleki bağımsızlığını, onurunu kıran, ekonomik kayıplar getiren, halkın sağlık hakkını, tedavi hakkını kısıtlayan, ASM’leri artık parayla hizmet veren yerlere dönüştüren politikalara izin vermeyeceğiz" diye konuştu.
Eziyet yönetmeliğinin geri çekilmesi, bilimsel değeri olmayan tedavilerin ücret karşılığında koruyucu sağlık hizmetlerinin ana merkezi olan birinci basmak birimlerine getirilmesine karşı duracaklarını vurgulayan Erol,
"Sağlık çalışanlarının vergisini ne zaman %15’e sabitleyeceksiniz?
Birinci basamak sağlık hizmetlerini hacamat merkezlerine dönüştürmekten vazgeçecek misiniz?
Birinci basamak sağlık hizmeti veren sağlık çalışanlarına Eziyet Yönetmelik dayatmasından vazgeçecek misiniz?
Halkın ilaç tedavisi dâhil sağlık hakkını kısıtlamak, paralı sağlık hizmeti vermekten vazgeçecek misiniz?" diye sordu.
"Eylemlerimiz Devam Edecek"
Erol, Aile hekimliği çalışanları ve tüm sağlık çalışanları olarak 40 haftadır sürdürdüğükleri “Vergide Adalet İstiyoruz” eylemlerini, taleplerimiz karşılanana ve baskıcı yönetmelikler/yasalar son bulana de Çarşamba yapmaya devam edeceklerini vurguladı.